Dönüşe Davet
A Call For Comeback – 2021
Geride bıraktığımız yıl ne çok şeyle sınadı hepimizi; hem canımızla hem cananlarımızla, adımız gibi emin olduklarımızla ve en kuytu korkularımızla, anılarımızla, yarınlarımızla… Kimimizden kuş kadar, kimimizden aslan payı; ama kuşkusuz her birimizden mutlaka biraz, aldı da gitti. Uğurlar olsun!
Gidenin ardından ister istemez soruyor insan: “Elde ne var, ne kaldı?”.
Sahi, gitti de ne bıraktı?
Dünya gerçekten dönüyormuş mesela her şeye rağmen, sonra en karanlık yerinden doğuruyormuş gece yine gündüzü. Öyle her zaman parıl parıl parlayışlarını değil de; sade, sessiz, süssüz nefes alışlarını da kutlayabiliyormuş insan. Meğer, imkansız görünen ne çok şey mümkün; “uzak”sa sanılandan çoook uzak bi’ kelimeymiş. İnsan insana nasıl muhtaç ve insan kendiyle tanışmaya ne açmış…
Elde kalanları yerli yerine oturtma vakti şimdi! Kaynayan bir kemiğin kaşındırması gibi, tatlı tatlı kaşıdıkça acıyan yerlerden çiçeklenme vakti. Ve bir davet bu; önce aynaya, ardından içe, sonra oyuna dönüş daveti!
Tüm bunları paylaşmak, paylaşarak psikolojik bağışıklığımızı artırmak ve bütünün bir parçası olduğumuzu hatırlayıp sırtlarımızı birbirimize yaslamak için buradayız ve kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Karantina Günlerinde YENİ Psikoloji ile Paylaşım Grubu – 2020
Hepimiz Birimiz, Birimiz Hepimiz İçin!
Bu söylemin tam zamanı…
Tüm dünya olarak, insan evladının içinden geçtiği süreç oldukça sınayıcı, zorlayıcı ve yorucu. Fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak adeta bir test sürecinden geçiyoruz ve önceliğimiz geçer not almak.
Yaradılışımız, bilenmeyenle karşılaştığında alert hale geçiyor ve bildiğimiz halimizden uzaklaşmaya başlıyoruz ve işte hal bu olunca korku, kaygı, umutsuzluk gibi duygular günlük hayatın akışını baltalıyor. İyi haber şu ki, insan evladı yaralanabilir olduğu kadar, esnek dayanıklılığı da sahip bir mekanizmayla doğuyor. Ve her birimizin farkında olmasak bile yaşantılanan birçok deneyime ve o deneyimlere eşlik eden tüm düşüncelere, duygulara ve duyumsamalara dair bir kapsayıcılığı var.
Tüm bunları paylaşmak, paylaşarak psikolojik bağışıklığımızı artırmak ve bütünün bir parçası olduğumuzu hatırlayıp sırtlarımızı birbirimize yaslamak için buradayız ve kaldığımız yerden devam ediyoruz.
AtölYENİ Şubat-Mart Programı
12 Şubat Çarşamba – Şefkat En Çok Kendimize: 4 Adımda Öz-Şefkat
26 Şubat Çarşamba – Anda Kal Döngünü Değiştir: Şimdiki Anın Farkındalığı
11 Mart Çarşamba – Aradığınız Kişiye Şu An Ulaşılamıyor: İş’te, Aşk’ta, Yaşam’da İletişim
25 Mart Çarşamba – Olmazsa Olmazımız Öz-Bakım
